Перевод: с французского на все языки

со всех языков на французский

şehit olmak

См. также в других словарях:

  • şehit — is., di, Ar. şehīd Kutsal bir ülkü veya inanç uğrunda ölen kimse Ey mavi göklerin kızıl ve beyaz süsü. Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü. A. N. Asya Birleşik Sözler vazife şehidi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şehit düşmek (veya olmak) — (biri) ülkesi, ülküsü veya inancı uğrunda savaşırken ölmek Biraz sonra Veysel in arkadaşlarından biri daha şehit oldu. M. Ş. Esendal Arkadaşı, düşmanlarla cenge varır ve şehit düşer. R. Enis …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • al kanlara boyanmak — 1) yaralanmak 2) vurularak ölmek 3) şehit olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Türkische Sprache — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Bulgarien, Griechenland, Mazedonien, Rumänien, Kosovo, außerdem unter türkischen Migranten in Westeuropa, Nordamerika und Australien Sprecher Geschätzte 6 …   Deutsch Wikipedia

  • düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Türkei-Türkisch — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Balkan, Aserbaidschan, Iran, Irak, außerdem unter türkischen Migranten in den EU Staaten, in Nordamerika sowie Australien Sprecher 80 Millionen …   Deutsch Wikipedia

  • Türkeitürkisch — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Balkan, Aserbaidschan, Iran, Irak, außerdem unter türkischen Migranten in den EU Staaten, in Nordamerika sowie Australien Sprecher 80 Millionen …   Deutsch Wikipedia

  • Cevdet Kılıçlar — Born 5 May 1972(1972 05 05) Kayseri, Turkey Died 31 May 2010(2010 05 31) (aged 38) International waters of the Mediterra …   Wikipedia

  • Diyarbakır Prison — Location Diyarbakır, Turkey Status Operational Security class D type and E type …   Wikipedia

  • dost — is., Far. dūst 1) Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi görüşülen kimse, düşman karşıtı Dostlar beni hatırlasın. Âşık Veysel 2) Erkek veya kadının evlilik dışı ilişki kurduğu kimse, zamazingo Bir dostu vardı, belalı, çapkın bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoğunlaşmak — nsz 1) Yoğun duruma gelmek, tekâsüf etmek, konsantre olmak Atlar benekli bir yıldız alacasında, şehit cesetlerinden yoğunlaşmış bir kokuyu, kalın bir sis gibi dağıta dağıta ilerliyorlardı. A. İlhan 2) mec. Bütün dikkatini bir konu üzerinde… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»